4/21/2013

Zeytin Bahçesi

Artjournaling

Geçen perşembe akşamı Sebastian'in babaannesi bizi bir restoranta yemeğe davet etti. Bizimle zaman geçirmek, biraz sohbet etmek istedi.
Bende severek kabul ettim bu daveti. Babaanneyi çok sevdim ilk günden. Onunla sohbet etmek, onu sevindirmek beni mutlu ediyor.
19:15'de babaanneyi evinden aldık ve Zeytin Bahçesi adı altında bir restoranta gittik. Yemek yedik, sohbet ettik. Bir ara Sebastian tuvalete gittiğinde babaanne bana, torununu daha neden aileme tanistirmadigimi sordu ve bende kültürümün farklı olduğunu, eve birini tanistirdigimda ciddi bir ilişki olduğunu ve evliliğe doğru gitmesi gerektiğini söyledim. Emin olduğumu fakat Sebastian'dan bir adım beklediğimi söyledim.
Şu an için ikimizinde öncelikle üniversiteyi bitirmemiz gerektiğini ve ondan sonra bakacagimizi söyledim.
Babaanne Sebastian'in örf adete değer verdiğini anlattı. Onun yaşında hiç bir genç aile toplantılarında bulunmaz, yada böyle davetlere katılmaz aslında çok muhafazakâr dedi. Birde tıpkı ben bu güne kadar aileme hiç kimseyi tanistirmadigim gibi sevdiğimin de benden önce kimseyi tanistirmadigini öğrendim.
'Sebastian bir adım atana kadar çok düşünür, fakat yaptığı şeyi sonuna kadar düzgün yapar. Seni bırakacağını, senden vazgeçeceğini asla zannetmiyorum' dedi babaanne. Mutlu etti beni. Güzel bir akşam geçirdik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder